Yakup Buğrahan SEVDİ yazdı.

Hukuki Destek Almak İçin Formu Doldur!

Kategoriler

Tarih ve Etiket

İçindekiler

Bir borç ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibi, borçlu olduğu iddia edilen kişi için ciddi sonuçlar doğurabilen hukuki bir süreçtir. Ancak hukuk sistemimiz, bu süreçte borçluya da kendini savunma ve haksız taleplere karşı durma imkânı tanımıştır. Bu savunma mekanizmalarının en temeli ve en önemlisi, icra takibine itiraz hakkıdır. Peki, bu hak ne kadar sürede kullanılmalıdır? İcraya itiraz süresi ne kadardır? sorusu, bir icra takibiyle karşı karşıya kalan her bireyin veya kurumun bilmesi gereken en kritik bilgidir. Zira bu süreler hak düşürücü nitelikte olup, kaçırılması halinde borcun kabul edilmiş sayılması ve haciz gibi ağır sonuçlarla karşılaşılması kaçınılmaz olabilir. Bu rehberde, farklı icra takibi türlerine göre itiraz süreleri, usulleri ve bu süreçte dikkat edilmesi gereken tüm detaylar, bir avukat titizliğiyle ele alınacaktır.

Bölüm 1: İcra Takibine İtirazın Temelleri ve İcra Takiplerinde Tebligat

İtiraz sürecini anlamadan önce, bu süreci başlatan hukuki eylemi, yani tebligatı kavramak gerekir. Bir icra tebligat belgesi “ödeme emri” veya “icra emri” içerir ve borçluya yasal olarak borcunu ödemesi veya itiraz haklarını kullanması için bir bildirimde bulunur. Bu belgenin usulüne uygun olarak borçluya ulaştırılması, tüm yasal sürelerin başlaması için bir ön koşuldur.

İcraya İtiraz Süresi Ne Kadardır? (Genel Kural)

Türk hukukunda en yaygın takip yolu olan “genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi” için temel kural nettir. İcraya itiraz süresi ne kadardır? sorusunun bu takip türü için cevabı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 (yedi) gündür. Bu 7 günlük süre, borçlunun takibe karşı savunma yapabilmesi için kanunla tanınmış kritik bir süred. Borçlu, bu süre içerisinde borcun tamamına, bir kısmına, faize veya icra dairesinin yetkisine itiraz edebilir. Süresi içinde yapılan geçerli bir icraya itiraz, başka hiçbir mahkeme kararına gerek kalmaksızın takibi kendiliğinden durdurur. Bu, borçlunun mal varlığı üzerinde haciz işlemi yapılmasını engelleyen hayati bir adımdır. Bu nedenle, bir icra takibi itiraz işlemi, borçlunun en temel savunma hakkıdır. Bu kural genel kural olup yazımızın devamında takip yoluna göre itiraz sürelerinin ve usullerinin nasıl değişiklik gösterdiğini öğrenebileceksiniz.

İcra Takiplerinde Tebligat ve Usulsüz Tebligatın Önemi

İtiraz sürelerinin işlemeye başlaması için, icra tebligat işleminin Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılması şarttır. Eğer tebligat usulsüz yapılmışsa, örneğin yanlış adrese gönderilmiş veya yetkisiz bir kişiye teslim edilmişse, yasal süreler işlemeye başlamaz. Bu durumda borçlu, takibi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine “usulsüz tebligat şikayeti”nde bulunarak, tebliğ tarihinin “öğrenme tarihi” olarak düzeltilmesini ve itiraz hakkının yeniden canlandırılmasını talep edebilir. Usulsüz tebligat şikayeti, hak kaybını önlemek adına son derece önemli bir hukuki yoldur ve Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre 7 günlük şikayet süresi geçerliliğini korumaktadır.

Bölüm 2: Farklı İcra Takibi Türlerine Göre İtiraz Süreleri ve Usulleri

İcraya itiraz süresi ve yöntemi, takibin türüne göre önemli farklılıklar gösterir. Borçlunun, kendisine karşı başlatılan takibin hangi türde olduğunu doğru tespit etmesi, haklarını doğru ve zamanında kullanabilmesi için elzemdir.

İcraya İtiraz Süresi: İlamsız Takip (Genel Haciz Yolu)

Yukarıda da belirtildiği gibi, mahkeme kararına dayanmayan para ve teminat alacakları için başlatılan genel haciz yolunda itiraz süresi 7 gündür. İtiraz, takibi başlatan icra dairesine yazılı bir dilekçe ile veya sözlü beyanın tutanağa geçirilmesi suretiyle yapılır. Bu itiraz için herhangi bir harç ödenmez. Borçlu, itirazında herhangi bir sebep göstermek zorunda değildir; “borca itiraz ediyorum” demesi yeterlidir. Ancak borcun bir kısmına itiraz ediliyorsa, itiraz edilen miktarın açıkça belirtilmesi zorunludur, aksi halde icra takibine itiraz hiç yapılmamış sayılır.

Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipte İtiraz Süresi (5 Gün)

Alacak, çek, bono (emre muharrer senet) veya poliçe gibi bir kambiyo senedine dayanıyorsa, alacaklı daha avantajlı olan “kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip” başlatabilir. Bu takip türünde icraya itiraz süresi daha kısadır ve usul olarak da farklıdır. Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde itirazını doğrudan İcra Hukuk Mahkemesi’ne bir dilekçe ile yapmak zorundadır. İcra dairesine yapılan itiraz geçersizdir. Bu yolda borca itiraz takibi durdurmaz, sadece satış işlemlerini durdurur.Bu nedenle, bir senede itiraz edilecekse, bu kısa süreye ve doğru mercie başvurmaya özellikle dikkat edilmelidir.

İlamlı İcra Takibinde İtiraz (İcranın Geri Bırakılması)

Takip, bir mahkeme kararına (ilam) veya kanunen ilam niteliğinde sayılan bir belgeye dayanıyorsa, buna “ilamlı icra takibi” denir. Bu takip türünde borçlunun, borcun esasına, yani “böyle bir borcum yoktur” şeklinde bir icraya itiraz hakkı bulunmamaktadır. Çünkü borç zaten bir mahkeme kararıyla tespit edilmiştir. Ancak borçlu, icra emrinin tebliğinden sonra ortaya çıkan veya tebliğden önce var olan ama ancak resmi belgelerle ispatlayabildiği bazı özel durumları ileri sürerek “icranın geri bırakılmasını” talep edebilir. Bu durumlar şunlardır:

  • Borcun Ödendiği (İtfa) İddiası: Borcun ödendiğine dair noter onaylı bir makbuz veya resmi bir belge varsa.
  • Borç İçin Süre Verildiği (İmhal) İddiası: Alacaklının borçluya süre tanıdığına dair resmi bir belge varsa.
  • Borcun Zamanaşımına Uğradığı İddiası: İlama bağlı alacaklar için 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu iddiası.

Bu iddialar, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde yetkili İcra Hukuk Mahkemesi’ne sunulmalıdır. Bu başvuru, takibi kendiliğinden durdurmaz; mahkemenin “icranın geri bırakılması” kararı vermesi gerekir.

Tablo: Farklı Takip Yollarına Göre İtiraz Süreleri ve Usulleri

Takip TürüDayanakGönderilen Belgeİtiraz Süresiİtiraz Merciiİtirazın Sonucu
Genel Haciz Yolu (İlamsız)Alacaklının beyanıÖdeme Emri7 Gün İcra Dairesi Takibi kendiliğinden durdurur.
Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz YoluÇek, Bono, PoliçeÖdeme Emri5 Gün İcra Hukuk Mahkemesi Takibi durdurmaz, sadece satışı durdurur.
İlamlı İcra TakibiMahkeme Kararı (İlam)İcra Emri7 Gün (İcranın Geri Bırakılması için) İcra Hukuk Mahkemesi Takibi durdurmaz, mahkeme kararı gerekir.

Bölüm 3: İcraya İtirazın İçeriği ve Özel Durumlar

İtirazın süresi kadar, içeriği ve usulü de büyük önem taşır. Özellikle senede dayalı takiplerde yapılan itirazlar, kendine özgü kurallara tabidir.

Senete İtiraz ve Senetteki İmzaya İtiraz

Kambiyo senedine dayalı bir takipte borçlu, borcun tamamına veya bir kısmına itiraz edebilir. Ancak en sık karşılaşılan ve en güçlü savunma yollarından biri senetteki imzaya itiraz durumudur. Borçlu, senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ediyorsa, bunu 5 günlük itiraz süresi içinde İcra Hukuk Mahkemesi’ne sunacağı dilekçede “ayrıca ve açıkça” belirtmek zorundadır. “Borcum yoktur” gibi genel bir ifade, imzaya itiraz olarak kabul edilmez. İmzaya itiraz edildiğinde, mahkeme imza örneklerini toplayarak (borçlunun daha önce resmi kurumlara verdiği imzalar ve mahkeme huzurunda alınacak imzalar) dosyayı bilirkişiye gönderir. Bilirkişi incelemesi sonucunda imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilirse takip iptal edilir ve alacaklı kötü niyetli ise tazminata ve para cezasına mahkum edilebilir. Eğer imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa, bu sefer borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilir. Bu nedenle senete itiraz ve özellikle imzaya itiraz ciddi ve dikkatli yapılması gereken bir hukuki işlemdir.

Bölüm 4: İtiraz Sürecinde Adımlar ve Dijital İşlemler

Günümüz teknolojisi, hukuki süreçlere de entegre olmuş durumdadır. Ancak her işlemin dijital olarak yapılamayacağı unutulmamalıdır.

İcra Takibine İtiraz E-Devlet Üzerinden Yapılır Mı?

Vatandaşların en çok merak ettiği konulardan biri de icra takibine itiraz e devlet üzerinden yapılıp yapılamayacağıdır. E-Devlet ve UYAP Vatandaş Portalı üzerinden, adınıza açılmış icra dosyalarını sorgulayabilir, dosya içeriğini ve evrakları görüntüleyebilirsiniz. Ancak, 2025 yılı itibarıyla, e-devlet şifresi ile doğrudan bir icra takibine itiraz dilekçesi göndermek mümkün değildir. İtiraz dilekçesinin UYAP üzerinden gönderilebilmesi için elektronik imza (e-imza) veya mobil imza sahibi olunması gerekmektedir. E-imzası olmayan bir vatandaşın, yasal süreyi kaçırmamak için itirazını bizzat ilgili icra dairesine giderek yazılı veya sözlü olarak yapması zorunludur.

Eve İcra Kağıdı Gelince Ne Olur?

Eve icra kağıdı gelince ne olur? Bu durum, birçok kişi için endişe verici bir andır. Ancak panik yapmak yerine doğru adımları atmak, hak kaybını önleyecektir.

Eve İcra Kağıdı Geldi Ne Yapmalıyım?

Eğer eve icra kağıdı geldi ne yapmalıyım diye düşünüyorsanız, izlemeniz gereken adımlar şunlardır:

  1. Tebligatı Mutlaka Alın: Tebligatı almaktan kaçınmak süreci durdurmaz, aksine savunma haklarınızı kullanmanızı engeller ve masrafları artırır.
  2. Belgeyi Dikkatle Okuyun: Gelen belgenin başlığında “Ödeme Emri” mi, “İcra Emri” mi yazdığına dikkat edin. Takibin türünü (ilamlı/ilamsız) ve dolayısıyla itiraz usul ve süresini bu tebligatta görebilirsiniz. Alacaklının kim olduğunu, borç miktarını ve dosya numarasını kontrol edin.
  3. Süreyi Hesaplayın: Tebligatı aldığınız tarihi bir kenara not edin ve yasal itiraz sürenizin (genellikle 7 veya 5 gün) son gününü hesaplayın.
  4. Profesyonel Destek Alın: Vakit kaybetmeden bir avukata danışın. Bir avukat, takibin usulüne uygun olup olmadığını, borcun geçerliliğini ve en doğru itiraz yolunu sizin için değerlendirecektir. Unutmayın ki, usulüne uygun yapılmayan bir
    icra takibi itiraz işlemi, haklıyken haksız duruma düşmenize neden olabilir.

Bölüm 5: İcra Takibine İtiraz Sonrası ve İlgili Diğer Hukuki Süreçler

İtiraz, sürecin sonu değil, yeni bir hukuki aşamanın başlangıcıdır. Ayrıca, itiraz hakkının yanı sıra zamanaşımı gibi başka savunma mekanizmaları da mevcuttur.

İcra Takibinde Zamanaşımı

Her alacak gibi, icra takibine konu alacaklar da zamanaşımına tabidir. İcra takibinde zamanaşımı, borçlu için önemli bir savunma yoludur. Genel zamanaşımı süresi 10 yıl iken, kambiyo senetlerinde bu süre 3 yıldır. Borçlunun, takibe itiraz ederken veya dava sırasında icra takibinde zamanaşımı def’ini açıkça ileri sürmesi gerekir. Aksi takdirde, borçlu zamanaşımına uğramış bir borcu dahi ödemek zorunda kalabilir. Alacaklının yaptığı her takip işlemi (örneğin haciz talebi) zamanaşımını keser ve süreyi yeniden başlatır.

İcra ve İflas Kanunu Madde 62 – İtiraz Usulü

İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.

İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir.

İtirazda bulunan borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında, itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez.

Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır.

İcra Takibine İtiraz Sürecinde Profesyonel Destek

İcraya itiraz süresi ne kadardır sorusunun cevabı basit gibi görünse de, görüldüğü üzere takibin türüne, dayanak belgeye ve tebligatın usulüne göre değişen karmaşık bir yapıya sahiptir. Adana gibi büyük bir şehirde, icra dairelerindeki yoğunluk ve işlemlerin karmaşıklığı, süreci bireyler için daha da zorlaştırabilir. Hak düşürücü süreleri kaçırmak, yanlış mercie itiraz etmek veya itiraz dilekçesini usulüne uygun hazırlamamak, telafisi imkânsız sonuçlar doğurabilir.

Bu süreçte profesyonel destek almak kritik öneme sahiptir. Alanında uzman icra avukatları, müvekkillerinin haklarını korumak için sürecin her aşamasını titizlikle yönetir. Bir Adana İcra Avukatı, sadece yasal süreleri takip etmekle kalmaz, aynı zamanda itirazın stratejisini belirler, gerekli delilleri toplar ve itiraz sonrası açılacak davalarda müvekkilini en iyi şekilde temsil eder. Halk arasında ‘Adana en iyi icra avukatı‘ arayışı yaygın olsa da, borçlunun haklarını koruyacak ve itiraz sürecini doğru yönetecek profesyonel bir avukatla çalışmanın önemi göz ardı edilmemelidir. Gerekli durumlarda adana icra dairesi telefonu üzerinden bilgi almak yerine, bir avukat aracılığıyla hareket etmek, sürecin daha sağlıklı ve güvenli ilerlemesini sağlar.

Yasal Uyarı: Bu yazı genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hukuki danışmanlık niteliği taşımaz. Yazılarımız düzenli aralıklarla kontrol ediliyor olsa da; Her gün değişen içtihatlar neticesinde yazımızın güncelliği de garanti edilememektedir. Her somut olay kendi özel koşullarına göre değerlendirilmelidir. Hak kayıpları yaşamamak için profesyonel hukuki yardım almanız tavsiye edilir.

İcraya İtiraz Süresi Ne Kadardır Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Genel kural olarak, ilamsız icra takiplerinde (genel haciz yolu) icraya itiraz süresi, ödeme emrinin size tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 gündür. Ancak alacak bir kambiyo senedine (çek, bono, poliçe) dayanıyorsa bu süre 5 güne düşer ve itiraz icra dairesine değil, doğrudan İcra Hukuk Mahkemesi’ne yapılır. İlamlı takiplerde ise borcun esasına itiraz mümkün olmayıp, sadece ödeme, erteleme veya zamanaşımı gibi özel nedenlerle 7 gün içinde İcra Hukuk Mahkemesi’nden icranın geri bırakılması istenebilir.

İcraya itiraz süresi, ödeme emrinin size veya yasal temsilcinize teslim edildiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Sürenin son günü resmi bir tatil gününe denk gelirse, süre tatili izleyen ilk iş gününün mesai bitimine kadar uzar.Bu süreler hak düşürücü olduğundan bir gün bile gecikme, itiraz hakkınızı kaybetmenize neden olur.

Evet, ilamsız icra takibinde (genel haciz yolu), yasal 7 günlük süre içinde yapılan icra takibine itiraz, başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın takibi kendiliğinden durdurur. Takip durduğunda, alacaklı haciz gibi cebri icra işlemlerine devam edemez. Ancak kambiyo senetlerine mahsus takipte yapılan borca itiraz takibi durdurmaz, sadece haczedilen malların satışını engeller. İlamlı takipte yapılan başvuru ise takibi kendiliğinden durdurmaz, mahkemenin karar vermesi gerekir.

Eve icra kağıdı gelince ne olur sorusunun cevabı, paniğe kapılmadan süreci doğru yönetme gerekliliğini de birlikte getirir. Gelen belge, size karşı bir alacak talebiyle yasal bir süreç başlatıldığını bildirir. Bu belgeyi dikkatle okuyup, takibin türünü (ilamlı/ilamsız), borç miktarını ve hangi icra dairesinden geldiğini anlamalısınız. En önemlisi, belgede yazan yasal itiraz sürelerini (genellikle 5 veya 7 gün) not almalı ve bu süreler içinde harekete geçmelisiniz. Hiçbir şey yapmamak, borcu kabul ettiğiniz anlamına gelir ve haciz sürecinin başlamasına yol açar.

Eğer eve icra kağıdı geldi ne yapmalıyım diyorsanız, ilk adım tebligatı alıp içeriğini anlamaktır. Borcun size ait olmadığını veya miktarının yanlış olduğunu düşünüyorsanız, yasal süre içinde mutlaka itiraz etmelisiniz. İtirazınızı, takibi başlatan icra dairesine bir dilekçe ile veya UYAP üzerinden e-imza ile yapabilirsiniz. Bu süreçte en sağlıklı yol, vakit kaybetmeden bir Adana İcra Avukatı gibi uzman bir hukukçudan destek almaktır. Avukatınız, belgeleri inceleyerek size en doğru hukuki yolu gösterecektir.

İcra takibine itiraz e-devlet şifresi ile doğrudan yapılamaz. E-devlet üzerinden UYAP Vatandaş Portalına girerek dava ve icra dosyalarınızı görüntüleyebilirsiniz. Ancak sisteme bir dilekçe göndermek ve yasal olarak geçerli bir itirazda bulunmak için elektronik imza (e-imza) veya mobil imza kullanmanız zorunludur. E-imzanız yoksa, itirazınızı fiziki olarak ilgili icra dairesine giderek yapmanız gerekir.

Senete itiraz, senedin türüne göre değişir. Eğer senet bir kambiyo senedi (bono, çek) ise ve bu senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmışsa, itirazınızı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde doğrudan İcra Hukuk Mahkemesi’ne yapmalısınız. Eğer senet adi bir senetse ve genel haciz yoluyla takip başlatılmışsa, itirazınızı 7 gün içinde icra dairesine yaparsınız. Özellikle
senetteki imzaya itiraz ediyorsanız, bu durumu dilekçenizde açıkça belirtmeniz kritik öneme sahiptir.

İcra takibinde zamanaşımı süresi alacağın türüne göre değişir. Türk Borçlar Kanunu’na göre genel zamanaşımı süresi 10 yıldır. Ancak kira alacakları, eser sözleşmesinden doğan alacaklar gibi bazı alacaklar için 5 yıllık özel zamanaşımı süreleri vardır. Kambiyo senetleri (çek, bono, poliçe) için ise zamanaşımı süresi kural olarak 3 yıldır. Zamanaşımı, borçlunun bunu bir def’i olarak ileri sürmesiyle dikkate alınır; mahkeme veya icra dairesi re’sen (kendiliğinden) incelemez.

İtiraz süresini kaçırmanız halinde, aleyhinizdeki icra takibi kesinleşir. Bu, borcu kabul etmiş sayılmanız ve alacaklının artık mal varlığınıza (maaş, banka hesabı, araç, gayrimenkul vb.) haciz koydurma hakkına sahip olması anlamına gelir. Ancak, süreyi kusurunuz olmaksızın bir engel (ağır hastalık, doğal afet vb.) nedeniyle kaçırdıysanız, engelin ortadan kalkmasından itibaren 3 gün içinde “gecikmiş itiraz” yoluna başvurabilirsiniz. Menfi tespit davası açma hakkınız ise saklıdır.

İtiraz dilekçesi, takibi başlatan icra dairesine hitaben yazılmalıdır. Dilekçede dosya esas numarası, alacaklı ve borçlu bilgileri mutlaka yer almalıdır. İtirazın neye yönelik olduğu (borcun tamamına, bir kısmına, faize, yetkiye, imzaya) açıkça belirtilmelidir. “Borcun tamamına itiraz ediyorum” gibi net bir ifade yeterliyse de, borcun bütün ferilerine itiraz edildiğinin açıkça yazılması önemlidir. Ancak imzaya itiraz gibi özel durumlarda bu durumun açıkça vurgulanması gerekir. Dilekçeyi imzalayıp bir nüshasını icra dairesine verip, diğer nüshasına “alındı” kaşesi vurdurarak saklamanız ispat açısından önemlidir.

Yetki itirazı, icra takibinin yanlış yerdeki bir icra dairesinde başlatıldığı iddiasıdır. İlamsız takiplerde Kural olarak yetkili icra dairesi, borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. Eğer takip yetkisiz bir yerde başlatılmışsa, borçlu 7 günlük itiraz süresi içinde yetki itirazında bulunabilir. Bu itirazı yaparken, yetkili olduğunu düşündüğü icra dairesini de dilekçesinde belirtmek zorundadır, aksi halde itirazı geçersiz sayılır.

Evet, borcun sadece bir kısmına itiraz edebilirsiniz. Örneğin, 10.000 TL’lik bir borcun 4.000 TL’sini daha önce ödediyseniz, kalan 6.000 TL’lik kısma itiraz edebilirsiniz. Ancak bu durumda, itiraz dilekçenizde hangi miktarı kabul ettiğinizi ve hangi miktara itiraz ettiğinizi rakamsal olarak çok net bir şekilde belirtmeniz gerekir. Aksi takdirde, hiç itiraz etmemiş sayılırsınız ve borcun tamamı için takip kesinleşir.

Hayır, ilamsız icra takibine itiraz etmek için icra dairesine herhangi bir harç veya masraf ödemenize gerek yoktur. İtiraz hakkı, borçlunun temel bir savunma hakkı olarak kabul edilir ve ücretsizdir. İtiraz ettiğinize dair size verilen belge de ücretsiz ve pulsuzdur. Ancak, itirazınızın haksız bulunması ve alacaklının dava açması durumunda, dava sonunda yargılama giderleri ve vekalet ücreti gibi ek maliyetlerle karşılaşmanız kaçınılmazdır.

Genel Haciz Yoluyla İlamsız takipte yaptığınız itiraz, takibi kendiliğinden durdurur; icra dairesi itirazınızı kabul veya reddetme yetkisine sahip değildir. Süreç durduktan sonra artık sıra alacaklıya geçer. Alacaklı, itirazınızı haksız buluyorsa, takibe devam edebilmek için mahkemeye başvurmak zorundadır. Alacaklı, 6 ay içinde İcra Hukuk Mahkemesi’nde “itirazın kaldırılması” veya 1 yıl içinde genel mahkemelerde “itirazın iptali” davası açabilir. Bu davaları kazanırsa, takip kaldığı yerden devam eder.

Evet, gönderebilirsiniz. İcra takibi farklı bir şehirde (örneğin Adana) başlatılmış olsa bile, siz kendi bulunduğunuz şehirdeki adliyeye giderek “muhabere yoluyla” itiraz dilekçenizi gönderebilirsiniz. Bulunduğunuz yerdeki icra dairesi, dilekçenizi ve kimlik fotokopinizi alarak ilgili icra dairesine (Adana’ya) gönderir. İtiraz tarihi olarak, dilekçeyi muhabere için teslim ettiğiniz tarih esas alınır, bu da süreyi kaçırmanızı engeller.

Evet, borcun aslına değil de sadece istenen faiz oranına veya miktarına da itiraz edebilirsiniz. Bu durumda, itiraz dilekçenizde borcun aslını kabul ettiğinizi ancak faize itiraz ettiğinizi açıkça belirtmelisiniz. Bu durumda takip, borcun aslı yönünden kesinleşir, ancak faiz yönünden durur. Alacaklının faiz alacağını tahsil edebilmesi için yine mahkemeye başvurması gerekir.

Evet, itiraz edip takibi durdurduktan sonra dahi alacaklı veya vekili ile görüşerek borcun ödenmesi konusunda bir anlaşmaya varabilirsiniz. Bu durum, “haricen tahsil” olarak adlandırılır. Anlaşma sağlandığında, alacaklı icra dairesine feragat beyanında bulunur ve dosya kapatılır. Bu anlaşma, olası bir mahkeme sürecinin masraflarından ve uzun sürmesinden her iki tarafı da kurtarabilir.

İlamlı takiplerde (mahkeme kararına dayalı) alacaklar, kararın kesinleşmesinden itibaren 10 yılda zamanaşımına uğrar. Eğer size karşı 10 yılı geçmiş bir ilama dayanılarak takip başlatılmışsa, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak zamanaşımı definde bulunabilirsiniz.

Hukuken, yasal süreler başlamadan veya devam ederken icra takibine itiraz hakkından önceden feragat etmek geçerli değildir. Borçlunun savunma hakkı kamu düzenine ilişkin kabul edildiğinden, borçluyu koruyucu bu haktan peşinen vazgeçilmesi hukuki sonuç doğurmaz. İtiraz hakkı, ancak ödeme emri tebliğ edildikten sonra, yasal süre içinde bu hakkı kullanmayarak zımnen (örtülü olarak) terk edilebilir.

Tıkla, Paylaş

inde Yer Alan Diğer Yazılar