Yakup Buğrahan SEVDİ yazdı.

Hukuki Destek Almak İçin Formu Doldur!

Kategoriler

Tarih ve Etiket
HAGB Ne Demek HAGB Şartları Nelerdir?
HAGB Ne Demek HAGB Şartları Nelerdir? Yazımızın Sonunda, Konuyla İlgili Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları Mevcuttur. Yazımızın Sonundaki SSS Alanında Aklınızdaki Soruya Cevap Bulma İhtimaliniz Yüksek Olduğundan; Bu Alanı Da Kontrol Etmeniz Tarafımızca Tavsiye Edilir.

İçindekiler

HAGB Ne Demek, HAGB Şartları Nelerdir?

Hukuk sistemimizde, yargılamanın temel amacı adaleti sağlamak ve kişileri yeniden topluma kazandırmaktır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 231. maddesinde düzenlenen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB), bu iyileştirme amacını merkeze alan önemli ve uygulamada sıkça karşılaşılan bir kurumdur. HAGB, sanık hakkında hükmolunan cezanın hukuki sonuç doğurmasının belirli bir denetim süresi boyunca askıya alınmasını sağlar. HAGB kurumu sayesinde, sanık denetim süresini başarıyla tamamlarsa, mahkûmiyet hükmü açıklanmaz ve dava düşer, böylece birey adeta beraat etmiş gibi bir statüye kavuşur.

Bu bağlamda, bireylerin cezai süreçlerin hukuki etkileri hakkında sıklıkla sorduğu hagb ne demek, hagb şartları nelerdir? sorusunun cevabı, en güncel mevzuat ve içtihatlar ışığında büyük önem taşımaktadır. Özellikle 2024 yılında 8. Yargı Paketi ile HAGB kurumunda sanık rızası, müsadere hükümleri ve kanun yolu bakımından esaslı değişiklikler meydana gelmiştir. Yazımızda, HAGB’nin temeli, uygulanma koşulları, hukuki sonuçları ve denetim süresi içinde karşılaşılabilecek riskler incelenecek ve izah edilmeye çalışılacaktır.

Ceza yargılamaları, bireylerin özgürlüğünü ve geleceğini doğrudan etkileyen yüksek hassasiyetli süreçlerdir. Bu süreçlerde vatandaşlar, haklarını en iyi şekilde koruyacak profesyonellere ulaşmayı arzular. Kamusal alanda sıklıkla telaffuz edilen “en iyi” gibi nitelemeler (Örn: Adana En İyi Ceza Avukatı), her hukuk profesyonelinin temel amacının müvekkiline mümkün olan en güçlü ve etik hukuki desteği sunmak olduğunu gösterir. YBS Hukuk Bürosu olarak, müvekkillerimizin HAGB gibi hassas konularda haklarını en üst düzeyde korumak için gerekli titizliği ve güncel hukuki donanımı sağlamayı taahhüt eder. Hukuk büromuz, her zaman size en iyi hizmeti sunmak için çaba sarfeder, ancak mesleki etik ve reklam yasağı sınırlarına daima saygı duyar.

 HAGB Kavramının Hukuki Niteliği ve Temelleri

 HAGB’nin Tanımı ve Ceza Hukukundaki Yeri

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması, sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün, sanığın 5 yıllık (çocuklarda 3 yıllık) denetim süresi boyunca askıya alınarak hukuki bir sonuç doğurmasını engellemeyi amaçlayan bir cezanın bireyselleştirilmesi kurumudur. HAGB kurumu, sanığa bir deneme süresi tanıyarak, topluma uyum sağlama ve yeniden suç işlemekten kaçınma motivasyonu sunar.

Hukuk literatüründe hükmün açıklanmasının geri birakilmasi kararı, tecil (cezanın ertelenmesi) kurumundan farklı bir nitelik taşır. Tecilde, hüküm kurulur ve kesinleşir; HAGB’de ise hüküm askıdadır ve hukuki sonuç doğurmaz. Bu askıda kalma durumu, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlenmediği takdirde davanın düşmesiyle sonuçlanır. Ancak, bu kararın verilmesi, yargılama giderlerinin sanığa yüklenmesi kuralını değiştirmez; hagb kararı verilse dahi yargılama giderleri hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması  kararı verilen sanığa yükletilir.

HAGB Kararıyla Masumiyet Karinesi Arasındaki İlişkisi

HAGB kararı, sanığın hukuki statüsünü koruma altına alır. Anayasa’nın 38/4 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/2. maddelerinde güvence altına alınan “Masumiyet Karinesi” ilkesi gereğince, HAGB kararı sanığın suçsuzluk varsayımını zedeleyecek şekilde yorumlanamaz.Bu durumun doğal bir sonucu olarak, HAGB kararı verilen bir kişi hakkında, bu kararın verilmesine neden olan yargılamadaki hususlar esas alınarak suç yönüyle herhangi bir adli veya idari değerlendirme yapılamaz.

Müsadere Kurumu ve 8. Yargı Paketi İle Gelen Değişiklikler (12.03.2024)

HAGB kurumunun en tartışmalı yönlerinden biri, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iptal kararına yol açan müsadere (el koyma) hükümleriyle olan ilişkisiydi. AYM, HAGB kararı verilirken müsadere hükümlerinin akıbetinin belirsiz kalmasının mülkiyet hakkını ihlal ettiğini belirterek iptal kararı vermişti. Bu iptal kararı 1 yıl sonra yürürlüğe girecekti.

Ancak Kanun koyucu, 7499 Sayılı Kanun (8. Yargı Paketi) ile CMK m. 231/5’e “Müsadereye İlişkin Hükümler Hariç” ifadesini ekleyerek sisteme müdahale etmiştir. Bu düzenleme 12 Mart 2024 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yeni düzenlemeye göre, HAGB kararı verilse bile, müsadereye ilişkin hükümler denetim süresinin sonucunu beklemeksizin derhal uygulanabilir hale gelmiştir. Kanun koyucu 7499 SK ile, HAGB kurumunu AYM’nin tespit ettiği anayasaya aykırılık gerekçelerini gidermek ve kurumun sistemdeki devamlılığını sağlamak amacını yerine getirmiştir.

HAGB Şartları: Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Verilmesinin Şartları

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı (HAGB), mahkemenin takdirine bağlı olmakla birlikte, yasada sayılan somut ve objektif koşulların tamamının varlığı halinde verilebilir. Mahkemenin, bu koşulları titizlikle incelemesi ve uygun gördüğü takdirde sanık lehine bu kararı vermesi beklenir.

HAGB Ne demek  HAGB Şartları Nelerdir? Sorusunun Cevabında Cezanın Miktarı ve Niteliği

HAGB kararı verilebilmesi için, sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda mahkemece hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis cezası veya adli para cezası olması şarttır.Kanun koyucu, 18 yaşını doldurmamış çocuklar için de hapis cezasında 2 yıl veya daha az süreli olma şartını korumuştur. Burada önemli bir hukuki ayrıntı bulunmaktadır: Kriter, suçun kanunda öngörülen üst sınırı değil, yargılama sonucunda mahkemece netice olarak hükmolunan ceza miktarıdır.

Sanığın Daha Önce Kasıtlı Suç İşlememiş Olması

HAGB uygulamasının temelinde, sanığın topluma yeniden uyum sağlama potansiyeline olan inanç yatar. Bu potansiyelin değerlendirilmesi için, sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkûmiyet hükmünün bulunmaması gerekir. Taksirli suçlar veya daha önce verilen HAGB kararları (denetim süresi dolmuş ve düşme kararı verilmiş olanlar) bu şartın kapsamı dışında tutulur. hagb kararı nedir sorusunun cevabı, mahkemenin bu şartları titizlikle incelediği, HAGB’nin bir ödül değil, belirli kriterlere bağlı bir hukuki mekanizma olduğu gerçeğinde gizlidir.

Mağdur veya Kamunun Zararının Giderilmesi

HAGB kurumunun sağlıklı bir şekilde işlemesi ve mağduriyetin giderilmesi ilkesine uygunluk sağlaması için, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın tamamen giderilmesi şartı aranır. Zararın giderilmesi, aynen iade (mülkiyetin geri verilmesi), suçtan önceki hale getirme (eski durumu sağlama) veya tazmin (maddi/manevi ödeme) suretiyle gerçekleştirilebilir. Zararın giderilmesi, mahkemenin HAGB kararı vermeden önce kesin olarak aradığı bir ön koşuldur. Yargıtay, bazı suç tiplerinde (örneğin resmi belgede sahtecilik) somut bir zarar bulunmadığı kanaati oluşsa dahi, mahkemenin yasal ölçütleri dikkatle değerlendirmesini ve bu hususu kararda somutlaştırmasını şart koşar.

 Mahkemede Kanaat Oluşması ve Sanık Rızası Şartının Kaldırılması

HAGB kararının verilmesindeki sübjektif şart, mahkemenin sanığın duruşmadaki tutum ve davranışlarına göre, yeniden suç işlemeyeceği yönünde olumlu bir kanaat oluşturmasıdır.

Ancak HAGB şartlarına ilişkin en önemli güncel değişiklik, sanığın rızasının aranması şartının kaldırılmasıdır. Daha önce sanığın HAGB’yi açıkça kabul etmemesi durumunda bu karar verilemezken, 7499 Sayılı Kanun (12.03.2024) ile CMK m. 231’deki bu şart yürürlükten kaldırılmıştır.

Sanık rızası şartının kaldırılması, HAGB kurumunun hukuki niteliğinde derin bir değişim yaratmıştır. Önceden sanık, HAGB’yi reddederek doğrudan hükmün açıklanmasını ve böylece karara karşı istinaf/temyiz yolunu açmayı tercih edebiliyordu. Rıza şartının kalkmasıyla, mahkeme şartların oluşması halinde re’sen (kendiliğinden) HAGB kararı verebilir hale gelmiştir. 

 HAGB Uygulanmayacak İstisnai Suçlar

Kanun koyucu, bazı suçlarda kamu düzeninin yüksek yararı ve devlete karşı işlenen suçların hassasiyeti nedeniyle HAGB uygulamasını yasaklamıştır. CMK m. 231/14 uyarınca Anayasa’nın 174. maddesinde koruma altına alınan ve İnkılap Kanunları’nda yer alan suçlarla ilgili yargılamalarda HAGB kararı verilemez. Bu istisnai suçlar, genellikle devletin temel yapısını ve tarihi sürekliliğini koruma altına alma amacını taşır. Yine 477 sayılı Disiplin Mahkemeleri Kanunu md. 63/2 gereği, bu kanun kapsamındaki disiplin suçlarının ceza miktarı ne olursa olsun hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Ancak, disiplin suçu 26.02.2008 tarihinden önce işlenmişse hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümleri uygulanabilir. Karşılıksız çek keşide etme suçu, İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu,  Disiplin veya tazyik hapsi gerektiren fiiller (Örneğin, taahhüdü ihlal veya nafaka borcunun ödenmemesi suçu nedeniyle hükmedilen tazyik hapsi; duruşma disiplinine aykırılık nedeniyle hakim tarafından hükmedilen disiplin hapsi) için de HAGB kararı verilemeyecektir.

HAGB Kararının Hukuki Sonuçları ve Sicile Kaydı

HAGB kararının verilmesi, sanık hakkında önemli hukuki sonuçlar doğurur; bu sonuçlar, özellikle idari ve medeni hukuk alanlarında kişinin geleceğini doğrudan etkiler.

HAGB Sicile İşler mi?

Sanıklar tarafından en çok merak edilen ve hukuki belirsizlik yaratma potansiyeli olan soru, hagb sicile işler mi sorusudur. Hukuki açıdan kesinlik arz eden bilgi şudur: Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı, Adli Sicil Kaydına (sabıka kaydı) işlenmez.

Bu kararlar, sadece CMK’nın 231. maddesinde belirtilen amaçlar için kullanılmak üzere, daha sınırlı erişime sahip olan özel bir sisteme kaydedilir. Bu özel kayıt, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü bünyesinde tutulur ve yalnızca mahkeme, savcılık veya denetimli serbestlik gibi yetkili resmi kurumlar tarafından görülebilir. Bu durum, sanığın denetim süresi boyunca masumiyet karinesinin korunmasına ve sosyal hayata uyum sağlamasına olanak tanır. Sanık hakkında bir suçlu muamelesi yapılamaz. HAGB kararı, kişinin medeni, siyasi veya özel yaşamına hiçbir kısıtlama getirmeden adeta sanığa ikinci bir şans tanır.

Hukuk Mahkemeleri Yönünden Bağlayıcılık

Hükmün açıklanması geri bırakılan mahkûmiyet hükmünün, Hukuk Mahkemeleri (örneğin tazminat davaları) yönünden kesin bir bağlayıcılığı yoktur. Ceza mahkemesinde HAGB kararı verilmiş olsa dahi, hukuk hakimi bu kararı otomatik olarak davalının hukuki sorumluluğunu kanıtlar nitelikte kullanamaz; kendi değerlendirmesini ve yargılamasını yaparak sonuca varması gerekir. 

Denetim Süresinin Yönetimi ve Başarıyla Tamamlanması

HAGB kararının hukuki etkisinin kalıcı hale gelmesi, denetim süresinin sorunsuz bir şekilde tamamlanmasına bağlıdır.

Denetim Süresinin Başlangıcı ve Süresi

HAGB kararı verildikten sonra, bu kararın kanun yolları tüketilerek veya hiç kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştiği tarihten itibaren denetim süresi başlar. Yetişkinler için bu süre 5 yıl, çocuklar için ise 3 yıldır. Sanık, bu süre zarfında mahkemece belirlenen denetimli serbestlik yükümlülüklerine (örneğin, belirli yerlere gitmeme, belirli kişilerle görüşmeme, eğitim programına katılma) uymak zorundadır.

Denetim Süresinin Başarılı Tamamlanması Sonucu

Eğer sanık, denetim süresi boyunca kasten yeni bir suç işlemez ve kendisine yüklenen yükümlülüklere tam olarak uygun davranırsa, süre sonunda mahkeme tarafından davanın düşmesine karar verilir. Bu düşme kararı ile askıda tutulan hüküm hukuken ortadan kalkar ve sanık hakkında herhangi bir hukuki sonuç doğurmaz.

HAGB 5 Yıl Doldu Ne Yapmalıyım?

Denetim süresinin başarıyla dolması durumunda, mahkemenin yasal olarak re’sen (kendiliğinden) düşme kararı vermesi beklenmektedir. Ancak, adli veya idari kayıt sistemlerindeki yoğunluk veya aksaklıklar nedeniyle bu düşme kararı gecikebilir veya kayıt sistemine yansımayabilir.

Bu durumda, hagb 5 yıl doldu ne yapmalıyım sorusunun cevabı, kişinin hukuki durumunu netleştirmek üzere derhal harekete geçmesidir. İlgili mahkemeye bir dilekçe ile başvurularak denetim süresinin başarıyla tamamlandığı beyan edilmeli ve yasal gereklilik olan davanın düşmesi kararının verilmesi talep edilmelidir. Hukuki danışmanlık almak, düşme kararının hızla alınmasını, resmi kayıtların güncellenmesini ve kişinin hukuki statüsünün kesinleştirilmesini sağlar.

HAGB Kararının Bozulması ve Hükmün Açıklanması

HAGB kurumunun en riskli aşaması, denetim süresinde kuralların ihlal edilmesi ve askıdaki hükmün infaz edilmek üzere açıklanmasıdır.

HAGB Nasıl Bozulur? (İhlal Şartları)

hagb nasıl bozulur sorusunun cevabı, CMK m. 231‘de belirtilen ihlal şartlarında gizlidir:

  1. Sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi.
  2. Sanığın, mahkemece kendisine yüklenen denetimli serbestlik yükümlülüklerine aykırı davranması.

Burada kritik ayrıntı, Yargıtay içtihatları ile netleşmiştir: HAGB’nin bozulabilmesi için, denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen yeni kasıtlı suçla ilgili mahkûmiyet kararının kesinleşmiş olması şarttır. Yeni suç hakkında yargılamanın devam etmesi, HAGB hükmünün açıklanması için yeterli değildir. Bu gereklilik, Masumiyet Karinesini korur ve kişinin henüz kesinleşmemiş bir iddia nedeniyle askıdaki hükmünün açıklanmasını önler..

HAGB Bozuldu Ne Yapmalıyım?

Hükmün açıklanması kararı, artık sanık hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmü niteliğindedir. Bu durum, cezanın infazı ve Adli Sicil Kaydına işlenmesi sonucunu doğurur.

hagb bozuldu ne yapmalıyım sorusunun ilk cevabı, bu karara karşı derhal yasal kanun yoluna başvurmaktır. Hükmün açıklanması kararına karşı güncel mevzuat uyarınca İstinaf yoluna başvurulur. Hukuki temsilci ile çalışmak, açıklanan hükmün esastan incelenmesi, mahkemenin ihlal şartlarını doğru değerlendirip değerlendirmediği (özellikle ikinci suçun kesinleşme durumu gibi) ve usul hatalarının tespiti açısından kritik öneme sahiptir. İstinaf başvurusu, hak kaybının önüne geçmek için yasal sürelere uygun olarak yapılmalıdır.

Tablo: Denetim Süresinde İhlal ve Hükmün Açıklanmasının Sonuçları

İhlal TürüDenetim Süresi SonucuHükmün Açıklanmasının EtkisiKanun Yolu (Güncel)
Kasten Yeni Suç İşlenmesiHAGB bozulur (yeni suç kesinleşmek şartıyla).Açıklanan hüküm infaz edilir, kural olarak seçenek yaptırım ve erteleme yasağı devreye girer.İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi) 
Yükümlülüklerin İhlaliHAGB bozulur. Mahkeme cezanın yarısına kadar indirim takdirini kullanabilir.Açıklanan hüküm infaz edilir.İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi) 

HAGB Kararlarına Karşı Kanun Yolları: 8. Yargı Paketi’nin Etkisi

HAGB kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu, 2024 yılında 8. Yargı Paketi ile köklü bir değişikliğe uğramıştır.

Yeni Kanun Yolu: İstinafın Yürürlüğe Girişi (01.06.2024)

Eski sistemde HAGB kararlarına karşı başvurulacak yegane kanun yolu itirazdı (CMK 231/12). Bu itiraz, sadece kararın usul ve yasal ölçütlere uygunluğunu denetleme yetkisine sahipti. Ancak 8. Yargı Paketi kapsamında yapılan düzenleme ile 01 Haziran 2024 tarihi itibarıyla HAGB kararlarına karşı artık hagb istinaf kanun yolu açılmıştır.

Bu, hukuki koruma açısından önemli bir gelişmedir. İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi – BAM) yolu, kararın sadece usulünü değil, aynı zamanda esasını da denetleme imkanı sunar. Bu sayede, sanığın hak arama hürriyeti daha etkin bir şekilde korunmuş olur.

HAGB Kararından Sonra Hükmün Açıklanması İstinaf Süreci

HAGB kararı bozulup hüküm açıklandığında, bu açıklanan mahkûmiyet hükmüne karşı da yasal kanun yolu hagb kararından sonra hükmün açıklanması istinaf başvurusudur.

İstinaf başvurusu süreci, hükmün sanığa tebliğ edilmesinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde, hükmü veren ilk derece mahkemeye bir dilekçe verilmesiyle başlar.Mahkeme, dosyayı İstinaf incelemesi için yetkili Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi’ne gönderir. BAM, dosyadaki delilleri, usul işlemlerini ve esası tekrar inceleyerek bir karar verir. Bu süreçte uzman hukuki temsil, açıklanan hükmün hukuka aykırı yönlerinin tespiti ve etkili bir savunma yapılması açısından elzemdir.

YBS Hukuk Uyarıyor!: Kanun Yolu Karışıklığı ve İtiraz/İstinaf Farkı

Yeni düzenlemeler, HAGB kurumunda kanun yolu konusunda ciddi bir karmaşa yaratmıştır. Eski uygulamada HAGB kararına karşı İtiraz kanun yolu geçerliyken ve bu itirazı Ağır Ceza Mahkemesi incelerken, güncel mevzuatla birlikte yetkili merci Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi olmuş ve kanun yolu İstinaf’a dönüşmüştür. Yasal mevzuata tam olarak hakim olunmaması durumunda, eski usul itiraz dilekçesi ile başvurmak, başvurunun yetkili olmayan bir merciye yapılması veya yanlış kanun yolu seçilmesi nedeniyle reddedilmesine ve nihayetinde hak kaybına yol açabilir. Bu nedenle, hukuki temsilcinin güncel mevzuata ve yeni içtihatlara tam olarak hakim olması zorunludur.

Özetle HAGB Kurumu;

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kurumu, modern ceza hukuku sisteminin sanıkların topluma kazandırılması ve kısa süreli hapis cezalarının olumsuz etkilerinin bertaraf edilmesi hedefine hizmet eden en temel araçlarından biridir. CMK m. 231‘de düzenlenen bu kurum, özellikle 8. Yargı Paketi ve Anayasa Mahkemesi içtihatları ile geçirdiği yapısal değişikliklerle (sanık rızasının kaldırılması, müsadere hükümleri ve kanun yolunun itirazdan istinafa dönüşmesi), dinamik ve karmaşık bir yapıya bürünmüştür.

Güncel hukuki durum, HAGB’nin artık sanık rızasına bağlı olmayan, ancak hukuki denetimi İstinaf yoluyla güçlendirilmiş bir mekanizma olduğunu göstermektedir. Bu değişiklikler, hukuki süreçlerin profesyonel bir hassasiyetle yönetilmesini zorunlu kılmaktadır. Adana Avukatlık Bürosu, YBS Hukuk olarak, müvekkillerimizin HAGB’ye ilişkin haklarını koruma, denetim süresini yasal takibe alma ve hagb bozuldu ne yapmalıyım gibi kritik hukuki dönemeçlerde en doğru ve nitelikli hukuki desteği sunmak temel misyonumuzdur. Hukuki süreçlerde etkin ve etik desteği almak isteyenler için, güncel mevzuata ve yeni içtihatlara hakim profesyonellerle çalışmak esastır. Hukuk büromuz, müvekkillerine her zaman en güçlü savunmayı sunmayı amaçlar.

Yasal Uyarı: Bu yazı genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hukuki danışmanlık niteliği taşımaz. Yazılarımız düzenli aralıklarla kontrol ediliyor olsa da; Her gün değişen içtihatlar neticesinde yazımızın güncelliği de garanti edilememektedir. Her somut olay kendi özel koşullarına göre değerlendirilmelidir. Hak kayıpları yaşamamak için profesyonel hukuki yardım almanız tavsiye edilir.

HAGB Nedir HAGB Şartları Nelerdir? Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB), 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesinde düzenlenmiş özel bir ceza hukuku müessesesidir. Temel anlamıyla, sanık hakkında mahkemece verilmiş olan 2 yıl veya daha az süreli hapis cezası ya da adli para cezasının, sanığın 5 yıllık denetim süresi boyunca herhangi bir hukuki sonuç doğurmasının askıya alınmasıdır. HAGB’nin temel hukuki işlevi, sanığı cezalandırmak yerine denetlemek, ıslah etmek ve bireyin kısa süreli hapis cezasının olumsuz sosyal etkilerinden korunarak topluma yeniden entegrasyonunu sağlamaktır. Bu kurum, sanığa bir deneme süresi sunar. Başarıyla tamamlanan denetim süresi sonunda dava düşer ve hüküm ortadan kalkar, böylece bireyin sabıka kaydı temiz kalır. HAGB şartları, bu amacın gerçekleşmesi için titizlikle belirlenmiştir.

HAGB şartları, CMK m. 231‘de kesin olarak belirlenmiştir ve mahkeme bu şartları objektif ve sübjektif kriterler altında inceler. Objektif şartlar arasında hükmolunan cezanın 2 yılı aşmaması ve sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûmiyetinin bulunmaması yer alır. Ayrıca, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın tamamen giderilmesi zorunludur. Sübjektif kriter ise, mahkemenin sanığın duruşmadaki davranışları, pişmanlık durumu ve yeniden suç işlemeyeceği yönünde olumlu bir kanaat oluşturmasıdır. Mahkeme, bu kanaati oluştururken dosyada yer alan tüm kanıtları, sanığın sosyo-ekonomik durumunu ve suçun niteliğini bir bütün olarak değerlendirir.

hagb sicile işler mi sorusu, HAGB’nin en önemli avantajlarından birini işaret eder ve cevabı net bir şekilde “hayır”dır. Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı, Adli Sicil Kaydına (kamuoyunda bilinen sabıka kaydına) işlenmez. Bu kararlar, yalnızca kolluk kuvvetleri, mahkemeler ve Cumhuriyet Savcılıkları gibi kanunda açıkça belirtilen yetkili mercilerin görebileceği özel bir kayıt sistemine (CMK m. 231 gereği) kaydedilir. Bu özel kayıt, kişinin adli veya idari işlemlerde bir mahkûmiyet hükmü gibi aleyhine kullanılamaz ve Masumiyet Karinesini korur.

HAGB’de denetim süresi (yetişkinler için 5 yıl) başarıyla tamamlandığında, yani bu süre içinde kasten yeni bir suç işlenmediğinde ve yükümlülüklere uyulduğunda, mahkeme resen (kendiliğinden) davanın düşmesi kararını vermekle yükümlüdür. Bu düşme kararı ile askıdaki hüküm ortadan kalkar ve sanık hukuken beraat etmiş gibi kabul edilir. Eğer sürenin dolmasına rağmen düşme kararı verilmemişse veya teyit edilememişse, hagb 5 yıl doldu ne yapmalıyım diyerek endişelenen kişinin, derhal ilgili mahkemeye yazılı başvuruda bulunarak düşme kararının verilmesini ve hukuki durumunun netleştirilmesini talep etmesi gerekmektedir.

HAGB’nin bozulması ve hükmün açıklanması, askıdaki cezanın infaz edilmeye başlanması anlamına geldiğinden, hukuki açıdan son derece kritiktir. hagb bozuldu ne yapmalıyım sorusuna ilk cevap, hükmün açıklanması kararının tebliğinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde İstinaf kanun yoluna başvurulmasıdır. Başvuru, kararı veren mahkemeye dilekçe ile yapılır. Bu İstinaf sürecinde, hükmün açıklanmasına neden olan ihlalin yasal şartları (özellikle yeni suçun kesinleşme durumu) doğru bir şekilde incelenmeli ve hukuki hatalar tespit edilmelidir.

Hayır, hagb kalktı mı sorusunun cevabı olumsuzdur. Anayasa Mahkemesi (AYM), HAGB kurumunun bazı yönlerinin anayasaya aykırı olduğuna hükmederek iptal kararı vermiş, ancak bu kararın yürürlüğünü bir yıl ertelemiştir. AYM’nin iptalinin doğuracağı boşluğu engellemek amacıyla 8. Yargı Paketi (7499 Sayılı Kanun) yürürlüğe girmiş ve müsadere hükümleri ile sanık rızası gibi AYM’nin eleştirdiği noktalar yeniden düzenlenmiştir. Bu reformlar, HAGB kurumunun hukuki varlığını sürdürmesini sağlamış, ancak uygulamada güncel yasal çerçeveye tam olarak uyumu zorunlu kılmıştır.

hagb kararı nedir; hükmün açıklanmasının geri bırakılması, teknik olarak bir mahkûmiyet hükmü kurulduğunu gösterir ancak bu mahkûmiyetin hukuki sonuçlarının 5 yıl boyunca ertelendiği, askıya alındığı anlamına gelir. Mahkûmiyet hükmü ise, kesinleştiği anda infaz edilmesi gereken, Adli Sicil Kaydına işlenen ve hukuki sonuçlarını derhal doğuran nihai bir yargı kararıdır. Temel fark, HAGB’nin denetim süresi sonunda ortadan kalkarak davanın düşmesine yol açması, mahkûmiyetin ise doğrudan infaz edilmesi gerekliliğidir.

hagb bozulursa ne olur; kural olarak hüküm açıklanır ve ceza infaza verilir. Açıklanan bu hüküm, esasen kanunen ertelenemez veya hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilemez.Ancak, CMK m. 231/11, sanığın sadece yükümlülüklere uymaması nedeniyle HAGB bozulmuşsa, mahkemeye takdir yetkisi tanır.

hagb nasıl bozulur; Hükmün açıklanmasına yol açan başlıca iki neden vardır. Birincisi, sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi ve bu suçtan mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesi. İkincisi ise, sanığın mahkemece belirlenen denetimli serbestlik tedbirlerine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranmasıdır. Özellikle kasten işlenen suçun kesinleşmesi, HAGB’nin bozulması için Masumiyet Karinesi gereğince zorunlu bir hukuki eşiktir.

hükmün açıklanmasının geriye bırakılması ne demek; Ceza Muhakemesi Hukuku’nda, mahkemece kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki sonuçlarının, şartlı bir denetim süresi boyunca ertelenmesi anlamına gelen bir cezanın bireyselleştirilmesi kurumudur. Hukuk dilindeki karşılığı, hükmün varlığını kabul edip, infazını belirli bir süre askıya almaktır. Bu süre içinde sanık, kendisinden beklenen yasal yükümlülüklere uyarsa, karar hükümsüz kalır ve sonuç doğurmaz.

hagb kararından sonra hükmün açıklanması istinaf başvurusu, açıklanan mahkûmiyet hükmünün tebliğ edilmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içinde, hükmü veren ilk derece mahkemeye sunulan dilekçe ile yapılır. Mahkeme, dosyayı İstinaf incelemesi için Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) ilgili Ceza Dairesi’ne gönderir. BAM, kararı esastan ve usulden inceleyebilir. İstinaf süreci, BAM’ın iş yüküne, dosyanın karmaşıklığına ve delillerin incelenme ihtiyacına bağlı olarak değişiklik göstermekle birlikte, genellikle birkaç aydan birkaç yıla kadar bir zaman diliminde sonuçlanmaktadır.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı, bir mahkûmiyet hükmünün doğuracağı en ağır hukuki sonuçları doğurmaz. Bu kararın doğurmayacağı temel sonuçlar; Adli Sicil Kaydına (sabıka kaydına) işlenmemesi, kamu haklarından mahrumiyet getirmemesi ve idari makamlarca suçlu addedilerek aleyhe işlem tesis edilememesidir. Ayrıca, denetim süresinin başarıyla tamamlanması halinde hükmün tamamen ortadan kalkması nedeniyle, cezanın infaz edilmesi riski kalıcı olarak ortadan kalkar.

Evet, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun yerleşik ve istikrarlı içtihadına göre, HAGB kararının bozulması ve askıdaki hükmün açıklanması için denetim süresi içinde işlenen kasten suçun mahkûmiyetle sonuçlanması ve bu mahkûmiyet hükmünün kesinleşmiş olması şarttır. Suçun sadece işlenmiş olması veya yargılamanın devam ediyor olması, HAGB hükmünün açıklanması için yeterli hukuki gerekçe değildir. Bu kesinleşme şartı, sanığın Masumiyet Karinesini güvence altına alır.

HAGB kararıyla birlikte verilen müsadere (el koyma) hükümleri, 8. Yargı Paketi (7499 Sayılı Kanun) ile getirilen düzenlemeler uyarınca artık denetim süresinin sonunu beklemeksizin derhal uygulanır. Bu düzenleme, Anayasa Mahkemesi’nin müsadere kararlarının mülkiyet hakkını ihlal ettiği yönündeki iptal gerekçelerini gidermek amacıyla yapılmıştır. Artık HAGB kararı verilse bile, suç eşyası veya kazancı üzerindeki müsadere işlemleri derhal gerçekleştirilir; HAGB, bu işlemlere engel teşkil etmez.

Tıkla, Paylaş